12 AB ülkesinden göç karşıtı mektup
Avrupa Birliği’nin 12 ülkesinin göçten sorumlu bakanları ortak bir mektuba imza attı. “Göçe karşı yasal çerçeveyi yeni gerçekliklere karşı uydurun” denerek “sınır gözetim ve denetimleri güçlendirilsin, daha önleyici tedbirler alınsın” talebi iletildi. Brüksel’de “Geri itmeleri yasallaştırma çabası” tartışması çıktı.
Suriye’de 10 yıldır devam eden karışıklıklar, Libya’nın bölünmesi, Afganistan’da Taliban’ın ülkede kontrolü ele geçirmesi gibi gelişmelere karşı Avrupa Birliği’nin tutumu gittikçe sertleşecek gibi gözüküyor. Bunun bir örneği de 12 AB ülkesinin içişlerinden veya Göçten sorumlu bakanlarının ortak bir mektubu imzalayarak AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Margaritis Schinas ve AB Komisyonunun içişlerinden sorumlu üyesi Ylva Johansson'a göndermesiyle ortaya kondu.
FİZİKSEL ENGELLERE VURGU
Yunanistan, Avusturya, Macaristan, Bulgaristan, Çekya, Danimarka, Estonya, Litvanya, Letonya, Güney Kıbrıs Rus yönetimi, Slovakya ve Polonya tarafından imzalanan mektupta, Avrupa'nın “mevcut yasal çerçeveyi yeni gerçekliklere karşı uyumlandırması” gerektiği belirtildi. Sınır gözetimlerinin Göçmenlerin yasa dışı şekilde sınırları geçme girişimlerini uygulamada engelleyemediği, bu nedenle sınır gözetim ve denetimlerinin “daha ileri önleyici tedbirlerle” güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çekildi. Fiziksel engellerin etkili bir sınır koruma tedbiri olduğu vurgulanarak “Bu meşru tedbir için AB bütçesinden fon sağlanmalı; bu, bir öncelik olmalıdır” denildi.
SÜREÇTE ÇELİŞKİLER ÇOK FAZLA
İnternet sitesi Politico tarafından yayımlanan mektupla ilgili dikkat çeken bir detay ise, en fazla sığınma başvurusu alan Fransa, Almanya ve İspanya tarafından imzalanmaması oldu. Bazı Avrupalı medya organlarının haberleriyle bir kez daha gündeme gelen geri itmelerden de mektupta bahsedilmedi. Politico'nun konuyla ilgili haberine göre, bazı diplomatlar, “yasal çerçeveyi uyumlandırma” önerisini “geri itmeleri meşrulaştırma” çağrısı olarak gördüklerini söyledi. Yunan sınır devriyelerinin geri itme ve göçmenlerin botlarını batırma faaliyetleri sıklıkla tekrarlanıyordu.
