TCMB faiz kararını açıkladı
TCMB bugünkü toplantısında politika faizini yüzde 19'da sabit tutma kararı aldı.
TCMB bugünkü toplantısında merakla beklenen Faiz kararını açıkladı. Merkez Bankası resmi internet sitesinden yapılan açıklamada Para Politikası Kurulu'nun politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 19 düzeyinde sabit tutulmasına karar verdiği aktarıldı.
Piyasa beklentisi doğrultusunda politik faizin sabit tutulmasıyla Şahap Kavcıoğlu başkanlığındaki beşinci toplantıda da faiz değiştirilmemiş oldu. Bir sonraki toplantının 23 Eylül'de gerçekleşeceği bildirilirken piyasanın yıl sonu politik faiz beklentisi ise yüzde 17,50 seviyesinde oldu.
"AŞILAMA HIZININ ARTMASI KÜRESEL EKONOMİDE TOPARLANMAYI DESTEKLİYOR"
TCMB Para Politikası Kurulu toplantısının ardınan internet sitesinde yayımlanan açıklamada aşılama hızının dünya genelinde artmasıyla küresel ekonomide toparlanma sürecinin de güç kazandığı aktarıldı. Aşılama programlarında ilerleme kaydeden ekonomilerin kısıtlamaları hafifleterek iktisadi faaliyette daha güçlü bir performans sergilediği belirtilen açıklamada, "Küresel talepteki hızlı toparlanma, emtia fiyatlarındaki yüksek seyir, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve taşımacılık maliyetlerindeki artış uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının yükselmesine yol açmaktadır. Başlıca tarımsal emtia ihracatçısı ülkelerde yaşanan iklim koşullarının küresel gıda fiyatları üzerine olumsuz yansımaları görülmektedir. Yükselen küresel Enflasyon ve enflasyon beklentilerinin uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri önemini korumaktadır." cümlelerine yer verildi.
"SIKI PARA POLİTİKASI CARİ İŞLEMLER DENGESİNİ POZİTİF ETKİLİYOR"
Açıklamada, öncü göstergelerin, yurt içinde iktisadi faaliyetin üçüncü çeyreğinde dış talebin de etkisiyle güçlü seyrettiğine işaret edildi. Metnin devamında, "Aşılamanın toplumun geneline yayılarak hızlanması salgından olumsuz etkilenen hizmetler ve turizm sektörlerinin canlanmasına ve iktisadi faaliyetin daha dengeli bir bileşimle sürdürülmesine olanak tanımaktadır. Ticari krediler ılımlı bir seyir izlemektedir. Son dönemde açılma ve ertelenmiş talebe bağlı olarak artış gösteren bireysel kredilerin ılımlı seyre dönmesi için alınan makroihtiyati tedbirlerin yeterliliği izlenmektedir. Olumlu dış talep koşulları ve uygulanmakta olan sıkı para politikası cari işlemler dengesini pozitif etkilemektedir. İhracattaki güçlü artış eğilimi ve aşılamadaki kuvvetli ivmenin turizm faaliyetlerini canlandırmasıyla yılın geri kalanında cari işlemler hesabının fazla vermesi beklenmektedir. Cari işlemler dengesinde görülen iyileşme eğilimi fiyat istikrarı hedefi için önem arz etmektedir." ifadeleri kullanıldı.
"ENFLASYONDA BELİRGİN DÜŞÜŞ SAĞLANANA KADAR POLİTİKA FAİZİ SABİT TUTULACAK"
Enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyelerin, fiyatlama davranışları ve enflasyon görünümü üzerinde risk oluşturmaya devam ettiğini açıklayan Merkez Bankası, "Uluslararası tarımsal emtia ve gıda fiyatlarındaki yüksek seviyelere ilave olarak, bazı ürünlerde iklim koşulları kaynaklı arz yönlü etkilerin açılma etkileriyle birleşmesiyle Temmuz ayında gıda fiyatlarında gözlenen artış, enflasyondaki yükselişte belirleyici olmuştur. Diğer taraftan, parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkileri gözlenmektedir." cümleleriyle açıklamaya devam etti.
Merkez Bankası karara ilişkin "Enflasyon ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler dikkate alınarak, Enflasyon Raporu tahmin patikasındaki belirgin düşüş sağlanana kadar para politikasındaki mevcut sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir. Bu doğrultuda Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir." ifadelerine yer verdi.
"POLİTİKA FAİZİ ENFLASYONUN ÜZERİNDE OLUŞTURULACAK"
Merkez Bankası tarafından yapılan açıklamada, enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli hedeflere ulaşılıncaya kadar politika faizinin güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza edecek şekilde, enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edileceği aktarıldı.
Açıklama metninin devamında ise "Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin başlaması, döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır." cümleleri yer aldı.